Textura / Textualis
11. ve 12. yüzyıllarda Avrupa genelinde okuryazarlıkta kayda değer bir artış görülmüştür. İncillerin ve dini el yazmalarının ötesinde, yeni kurulan üniversiteler sonucunda işletme, hukuk, gramer ve tarih gibi çeşitli konularda kitaplar üretilmiş olup o kitaplara talep artmıştır. Matbaanın icat edilmesinden birkaç yüz yıl önce her kitap elle yazılmıştı ve hızlı bir şekilde üretilmesi gerekiyordu.
Carolingian (Carolin) Minuscule’ün okunabilirliğine rağmen, büyük harf formlarının üretilmesi biraz zaman almış ve ayrıca sayfada önemli miktarda el yazması alanı işgal etmişir. O zamanlar yazı malzemelerinin pahalı ve kâğıdın kıymetli olması nedeniyle Blackletter’ın ekonomik nedenlerle doğduğuna şüphe duyulmamaktadır..
11. ve 12. yüzyıllarda Kuzey Avrupa’da Carolingian Minuscule’den dönüşen Blackletter stilleri, Textualis (Textura veya Gotik Bookhand) olarak adlandırılmış ve sonunda gelişen Blackletter’in temel biçimi olarak kabul edilmiştir. Bu yazı sonraki yüzyıllarda Blackletter’ın diğer stillerine dönüşmüştür.
Textura veya Gotik kitapçı olarak da bilinen Textualis, blackletter’ın en kaligrafik biçimi olup bugün “Gotik” ile en çok ilişkilendirilen yazıdır. Textualis Gotik sanatı ve mimariyle birlikte 1140 yılından itibaren Avrupa’da yayılmıştır.
Gotik yazının özelliklerinin daha fazla netleşmesiyle ortaya çıkan Textura 13. yüzyıldan itibaren Orta Avrupa’nın kuzey bölgelerinde gelişmiştir.
1400 yıllarında Avrupa’da bütün kitaplar hemen hemen Textura el yazısıyla yazılmıştır. Johannes Gutenberg ilk defa bu yazı formundan yaralanarak hareketli harfleri, çok sayıda bitişik ve yaygın kısaltmaları oymuş, geliştirmiş ve 42 satırlık İncil’ini basmıştır. Ancak bundan sonra yazı karakterleri için textualis nadiren kullanılmış ve kısa süre sonra onun yerini Schwabacher ve Antiqua yazıları almıştır. 1480’de İngiltere’de bir Textura yazı tipi getirilmiştir. 19. yüzyılın eski İngilizce türleri, bazen onun katkısından doğan yazı tiplerine dayanmaktadır.
Hollandalı bilim adamı Gerard Lieftinck’e göre, blackletter kullanımının zirvesine 14. ve 15. yüzyıllarda ulaşılmıştır. Lieftinck için, textualis’in en yüksek biçimi, lüks el yazmaları için kullanılan littera textualis formata olmuştur. Her zamanki biçim, basitçe littera textualis, edebi eserler ve üniversite metinleri için kullanılmıştır. Littera textualis ana metinler (çok özel ve önemli resmi yazılar) için harfler anlamına gelmektedir. Lieftinck’in üçüncü biçimi, okunması son derece zor olan littera textualis currens, blackletter’ın bitişik el yazısı biçimidir ve metin açıklamaları ve daha az önemli kitaplar için kullanılmıştır.
Dar ve birbirine yakın harfleriyle sistematik bir doku görüntüsü veren karanlık, çok zor okunan bir gotik yazı stili olan Textura adı da, yazı satırlarının dokuma özelliği görünümünden dolayıdır.
Textualis en yaygın olarak Fransa, İngiltere ve Almanya’da kullanılmıştır.